7 Eylül 2009 Pazartesi

Allah'ın Gönderdiği Her Peygamber Ümmetini Deccal ile Uyardı

Deccal ahir zamanda (dünyanın son devirlerinde) ortaya çıkacak en büyük negatif gücün adıdır. Hadislerde genelde bir kişilik olarak tasvir edilmektedir, ancak bu bir kişi olabileceği gibi, şiddete ve vahşete eğilimli, şeytani özelliklere sahip ve insanlara zulmeden bir ideoloji de olabilir. Peygamber Efendimiz (sav), “Allah’ın gönderdiği her peygamber ümmetini Deccal ile uyardı” (Sahih-i Buhari, Fiten 27) sözleriyle Deccal’in fitnesinin yalnızca Müslümanlar için değil tüm insanlar için büyük bir tehlike olduğuna işaret etmiştir. Deccal’in Gizli Ordusu Kimlerden Oluşuyor? Yeryüzünde sinsice bozgunculuğu organize edecek olan Deccal, bu amaçla gizli teşkilatların da desteğini alacaktır. Bediüzzaman Said Nursi, Deccal'in masonluk gibi gizli teşkilatların desteğini alacağına şöyle dikkat çekmiştir: “... Deccal... Masonların komitelerini aldatıp müzaheretlerini (korumasını, desteğini) kazandıklarından dehşetli bir iktidar zannedilir...” (Şualar, s.469) Üstad'ın da belirttiği gibi Deccal, dünya masonluğunu bir nevi gizli ordusu olarak kullanacaktır. Bu gizli teşkilatın toplantılarında, Deccal'in önderliğinde Müslümanların aleyhinde gizli kararlar alınıp, uygulamaya konulacaktır. Nitekim, dünyanın farklı köşelerinde Müslümanları hedef alan baskının, zorun ve saldırıların birbiriyle benzerliği herkes tarafından kabul edilmektedir. Bu, söz konusu eylemlerin tek merkezden yönlendirildiğinin önemli bir delilidir. Bediüzzaman Said Nursi, Deccal'in İslam dünyasını baskı altına alacağını, salih Müslümanlara zor ve çetin günler yaşatacağını sözlerinde şu şekilde bildirmiştir: “... Deccal gibi nifak (ikiyüzlülük) ve zındıka (küfür) başına geçecek eşhas-ı müdhişe-i muzırraları (zarar veren müthiş şahısları) ... beşerin hırs ve şikakından (iki yüzlülüğünden) istifade ederek az bir kuvvetle nev-i beşeri (insanları) herc-ü merc (darmadağın) eder ve koca alem-i İslam'ı esaret altına alır.” (Hizmet Rehberi, s.86) Üstad'ın açıklamalarından anlaşıldığı üzere, Deccal, iman etmeyenleri ve münafıkları Müslümanların aleyhinde birleştirecek ve onların önderliğini yapacaktır. İnsanları haktan uzaklaştırmak için de, bu tür insanların hırslarından ve iki yüzlülüklerinden faydalanacaktır. Bu yolla kargaşa ve fitnelere neden olacaktır. Deccal Neye Göre Hareket Eder? Deccal şeytanın telkinleriyle hareket eder. Deccal'in yardımcısı ve dostu şeytandır. Peygamber Efendimiz (sav), Deccal'in, şeytandan ve dostlarından yardım alacağını bildirmiştir. Kuran'da ise şeytanın hakimiyeti altına girmiş insanların durumu şöyle haber verilir: "Kim Rahman (olan Allah)ın zikrini görmezlikten gelirse, Biz bir şeytana onun 'üzerini kabukla bağlattırırız', artık bu, onun bir yakın dostudur." (Zuhruf Suresi, 36) Deccal, Allah'tan korkacağına, imansızlığının bir göstergesi olarak şiddetle şeytandan korkarak, onun emirlerini yerine getirir. Ayrıca yeryüzünde bozgunculuk çıkarmak, şiddeti ve terörü teşvik etmek, insanların kanını dökmek, insanları kötülüğe yönlendirmek için de şeytandan emir almaktadır. Deccal’e Uyanların Ortak Özelliği Nedir? Deccal'e uyanların ortak özelliği, şeytani mantıkla hareket ediyor olmalarıdır. Deccal'in insanlara iyi olarak tanıttığı değerler, aslında onların kötülüklerine ve hatta felaketlerine neden olacak şeylerdir; onlara kötü gibi gösterdiği değerler ise aslında onların iyiliklerine ve menfaatlerine olan şeylerdir. Ne var ki insanların büyük bir kısmı, olayları Kuran ahlakına ve Peygamberimiz (sav)'in sünnetine göre değerlendirmedikleri için, Deccal'in kendilerini iyiliğe çağırdığını sanarak ona tabi olacak ve asıl tabi olmaları gerekenlerden de yüz çevireceklerdir. Bu kişiler Deccal'in savaşında, müminlerin karşısında, onun yanında yer alacaklardır. Bunun ne kadar büyük bir hata olduğunu ise, Deccal'in oluşturduğu zulüm ortamı sayesinde anlayacaklardır. Bu nedenledir ki, Peygamberimiz (sav) insanları uyarmış ve onların Deccal'in kötü olarak gösterdiği şeyin iyi olduğunu bilerek hareket etmeleri gerektiğini şöyle bildirmiştir: “Deccal çıkar. Beraberinde su ve ateş vardır. İnsanların su olarak gördüğü yakıcı bir ateştir. İnsanların ateş olarak gördükleri de soğuk ve tatlı bir sudur.” (Müslim, Büyük Fitne Mesih-i Deccal, Saim Güngör, s. 13) Deccal sisteminde insanların kötüyü iyi görmelerine verilebilecek en çarpıcı örneklerden biri, şiddetin, çatışmaların ve kavgaların olağan karşılanmaya başlanmasıdır. İnsanlar, isteklerini elde etmenin güya en etkili yolunun şiddete başvurmak olduğuna kendilerini ve çevrelerini inandırırlar. Masum insanları katleder, hiçbir suçu olmayan insanlara zarar verirken bunları kendilerince hak bir mücadele için yaptıklarını düşünürler. Terör örgütlerinin üyeleri ile ya da dünyanın çeşitli bölgelerinde savaş ve çatışmalara neden olan insanlardan biri ile görüşüldüğünde, hepsi şiddete başvurmakta sözde ne kadar haklı olduklarını anlatacaklardır. Oysa bu büyük bir yanılgı ve zalimliktir. Masum ve savunmasız insanlara karşı şiddete başvuran hiçbir mücadele haklı değildir. Bu yanılgının temelinde ise söz konusu kişilerin şeytana ve onun bir uzantısı olan Deccal'e uyuyor olmaları, diğer bir deyişle şeytanın mantığı ile hareket ediyor olmaları vardır. Oysa herşeyin Yaratıcısı olan Allah insanlara, şeytanın yolunu izlememelerini emretmiştir. Allah bu emrini bir ayette şu şekilde bildirmektedir: "Gerçek şu ki, şeytan sizin düşmanınızdır, öyleyse siz de onu düşman edinin. O, kendi grubunu, ancak çılgınca yanan ateşin halkından olmaya çağırır." (Fatır Suresi, 6)